Tarihin hemen her döneminde idari bir merkez olan Harput, kültür ve sanat alanında da bu özelliğini sürdürmüştür.
Harput’un zaman içerisinde bilim adamlarının, şair ve yazarların, din adamlarının toplandığı ve önemli eserlerin vücuda getirildiği ve bölgesinin bir kültür merkezi olduğunu günümüze kadar ulaşan eserlerden ve belgelerden anlıyoruz.
Harput-Elazığ’da Halk Edebiyatı’nın son derece gelişmiş olduğunu özellikle Halk Edebiyatı ürünlerinden, mani ve ninnilerin çok yaygın olduğu ayrıca Divan Edebiyatı geleneğinden de etkilenerek çeşitli eserlerin yazıldığı bilinmektedir. Halk şairlerinden Aşık, Cefai, Meluli, Köse Seferzade, Hacı Raşit Efendi, Luzumi, Fahri, Dilşad Hanım, Vahap Güray, Haydar Duman başta gelir.
Harput’ta Divan Edebiyatı da oldukça gelişmiş durumdadır. Harput’ta bu özellik medrese tahsili görenlerin yanında sade halktan kişilerde de görülür. Nitekim Harput Türkülerinde, Divan Edebiyatı’nın önemli isimlerinden Fuzuli, Nedim, Nevres, Baki gibi şairlerin eserleri bestelenmiş ve halk bu besteleri bilinçli bir şekilde okumuş, anlamış ve günümüze kadar gelen yüksek bir edebi anlayışı ortaya koymuşlardır. Harput’ta; kürsübaşlarında, odalarda, divan şairlerinin eserleri ezbere okumakla birlikte işi daha da ileri götürerek çok enteresan ve yüksek bir Divan Edebiyatı bilgisi ve birikimini gerektiren yarışmalar, atışmalar yapılmaktaydı.
Harput’ta yetişen ve sayıları yüzleri bulan Divan şairleri arasında İbnül Emin Mahmut Kemal İnal’ın “Son Asır Türk Şairleri” isimli eserinde de yer alan, Hacı Hayri (1876), Müderris Kemaleddin (1866-1936), Harputlu Rahmi (1802-1884), Mehmet Nuri Gençosmanoğlu (1897), Sadi (?-1916), Ömer Naimi Efendi’nin oğlu Hamdi Efendi (H.1245-1318) ayrıca Ömer Naimi Efendi, Abdulhamit Hazmi, Abdullatif Lütfi, İbrahim Lebip, İshak Hoca, Sungurzade Hacı Kerim Efendi, Rıfat Dede (1807-1869), Saçlı Hoca, Osman Remzi, Haydar Bey, Ahmet Kemal gibi daha bir çok ismi sayabiliriz.
Divan Edebiyatı ile Halk Edebiyatı geleneğini zihninde ve ruhunda mecz etmiş olan Harput insanı Türk Edebiyatı ve Musiki kültürü içerisinde haklı bir şöhrete sahip olmuştur.
Elazığ-Harput hakkında arkeolojik kazı ve çeşitli tarihi vesikalarla birlikte, Evliya Çelebi başta olmak üzere, V. Cuinet, H.F. Tozer, C.F. Lehmann-Haupt, Polonyalı Simeon, Hommaire De Hall, A. Gabriel gibi seyyah ve araştırmacıların eserleri, Tahrir Defterleri, Siciller, Vakfiyeler gibi kaynaklarda önemli bilgiler bulunmaktadır.
Meşrutiyet yıllarında Hacı Hayri Bey şiirlerinde Harput’tan ve kültürel özelliklerinden bahsederek özellikle İstanbul’daki sanat çevrelerinin dikkatini çekmiştir. Cumhuriyet Dönemi Tiyatro oyunu yazarlarından Cevat Fehmi BAŞKUT, “Harput’ta Bir Amerikalı” isimli eseri, Elazığ’ın yetiştirdiği çok değerli yazar Şemsettin ÜNLÜ’nün “Yukarı Şehir”, “Toprak Kurşun Geçirmez”, “Yüz Uzun Yıl” isimli üç ciltlik romanlarında Harput’un son yüzyılını geniş bir araştırmaya dayalı olarak gerçek zaman ve mekanın tasvir edildiği, konusunu gerçek objelerden alan olayları anlatır. Kemal BİLBAŞAR’ın “Cemo” isimli romanında kısmen Elazığ yer almıştır. Harput’un çöküş dönemini ropörtaj gezi tekniği ile anlatan Ziya ÜNSEL’in “Harput Masalı”, Halil AYTEKİN, Fikret OTYAM, Necmi ONUR, gibi gazeteci ve yazarların gezi yazılarında Elazığ ve Harput yer alır. Tahir ABACI’nın “Odaları Utandıran Dağlar”, “Basit Şeyler” ve Özellikle “Sonsuzluk Mevsimi” adlı şiirlerinin konusu Elazığ olmuştur. Sıdıka AVAR’ın “Dağ Çiçekleri” isimli eseri, Mehmet ZEREN’in romanları edebiyatımızda Elazığ ve Harput’tan bahseden eserlerden bir kaçıdır.
Bütün bu eserlerle birlikte Elazığ-Harput hakkında yazılan hemen her konuya kaynaklık eden ve Harput’un 19. Yy.daki hayatını bütün yönleriyle çok nefis bir üslup ile anlatan İshak SUNGUROĞLU’nun yazdığı dört ciltlik ölümsüz eseri hiç bir ile nasip olmayan türünün eşsiz örneklerindendir.
Eski Turizm ve Tanıtma Bakanlarımızdan Nurettin ARDIÇOĞLU’nun, “Harput Tarihi”, “Balakgazi” ve büyük Folklor Araştırmacısı Fikret MEMİŞOĞLU’nun “Harput Ahengi”, “Harput Divanı” ve “Harput Halk Bilgisi” isimli eserleri, Şeyhül Muharrir’in, Ahmet KABAKLI’nın “Ejderha Taşı”, Vedat DALOKAY’ın “Kolo”, Naci ONUR’un “Harputlu Divan Şairleri”, Naci ONUR KAVAS’ın çevirdiği “Rahmi Divanı”, Hayrettin AYAZ’ın çevirisi olan “Hazmi Divanı”, Cemalettin EMİROĞLU’nun hazırladığı “Gülzari Samini”, Halil Erdoğan CENGİZ, Gönül Hatay EREN’in çevirdiği “Rahmi-i Harputi Divanı”, Salih TURAN’ın “Harput Musikisi Folkloru”, Necip Güngör KISAPARMAK’ın “Bakır Madeni Türküleri”, M. Hanefi BAŞARAN’ın “50 Yıl Öncesinin Çocuk Oyunları”, Zülfü GÜLER’in “Harput Ağzı”, Ahmet TUNÇ’un “Konuşan Harput”, Mehmet TOPAL’ın “Elazığca”, “Atatürk Elazığ’da”, Şükrü KAÇAR’ın “Bu Toprakların Yaşayan Ozanları”, Günerkan AYDOĞMUŞ’un “Ak topraklar Üzerinde Bir İlçe Ağın”, Hasan Tahsin FENDOĞLU’nun “Bacı” romanı, Edebiyat sahasında Elazığ-Harput ile ilgili yazılan eserlerden bazılarıdır.
Prof. Hamdi Suat AKNAR, Prof. Mustafa TEMİZER, Ahmet KABAKLI, Nurettin ARDIÇOĞLU, Prof. Kerim SUNGUROĞLU, Prof. Bahaeddin ÖGEL, Prof. Fevziye, Abdullah TANSEL, Prof. Metin SÖZEN, Prof. Hamit Ziya GÖKALP, Prof. Reşat İZBIRAK, Sıtkı Salih GÖR, M. Şevki YAZMAN, Şemsettin, ÜNLÜ, Ertuğrul KARSLIOĞLU, Rahim ER, Komran YÜCE, Niyazi Yıldırım GENÇOSMANOĞLU, Göktürk Mehmet UYTUN, Necmi ONUR, Cenani DÖKMECİ, Vedat DALOKAY il doğumlu ünlülerimizden bazılarıdır. Ayrıca Ahmet BURAN, M. Beşir AŞAN, Rıfat ARAS, Türker EROĞLU, Ertuğrul DANIK Elazığ’la ilgili araştırma ve bilimsel eserleri olan Elazığlı değerli bilim adamı ve yazarlardır.
Tarihi Harput’umuzun sanatçı ruhlu insanlarının evladı olan ve eserleriyle ülkemizin sanat gündeminde yer alan kitabı yayınlanmış yazar ve şairlerimiz; İshak Rafet ACARALP, Şeref TAN, Niyazi Yıldırım GENÇOSMANOĞLU, Ahmet Tevfik OZAN, Nazım PAYAM, Süleyman BEKTAŞ, Ömer KAZAZOĞLU, Faruk Nafiz GÜRAKAR, Murat KUŞÇUBAŞI, Ozan TAŞDEMİR, Hüseyin POYRAZ, Mehmet KIZILGÜL, Selami SANAÇ, Suat YIĞMATEPE, Mustafa DABAKBAŞI, Ahmet Erten YILDIZ, Hafız Habip ÜNSAL, Gazi ÖZCAN, Kemal KARABULUT, Nurettin BÜYÜKBAŞ, Hasan Ali KASIR, Naci AKYOL, Ramazan BULUT, Serhat KABAKLI, Hıdır TORAMAN, Fikret COŞKUN, Tahsin GÜZEL,
Abdulvahap DAĞKILIÇ,
Günerkan AYDOĞMUŞ, Bedrettin KELEŞTİMUR, Fikret SELMANOĞLU, Eşref TURAN, Edip GÖKBAKAN, Orhan GÖKÇE, Ahmet BULUT, Mehmet MADEN (YILDIZ) , Mustafa TUNCEL ve Zekeriyya BİCAN’dır.
İl doğumlu ve Elazığ’da yetişen müzisyen, araştırmacı ve yorumcular; Salih TURHAN, Esat KABAKLI, Mustafa KESER, Fatih KISAPARMAK, Celal ÖZER, Erkan OĞUR, Bülent SERTTAŞ, Ömer DANIŞ, Hayal HAS, Zülküf ALTAN, Sıtkı CANAYDIN.
Harput-Elazığ türkülerini bilimsel esaslara göre notaya alma çalışmalarını sürdüren Nurettin DEMİRBAŞ, Fatih ORAL ve Harput Türkülerini kaynak kişi sıfatıyla icra eden enstrüman sanatçısı Hüseyin SEKÜ, Ferzan ALAGÖK ve Kenan ÇİMTAY’dır.
Tiyatro sanatçılarından Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul sanat çevrelerinin yakından tanıdığı Harputlu Şaşı Hüsam, Rıdvan DAĞLAR, Abdullah ŞEKEROĞLU, Abdulvahap DAĞKILIÇ ve Mevlüd Gako lakabı ile bilinen Levent Genç'tir.
Güzel Sanatlarda çalıştığı teknik tarzda Dünyada bir eşi dahi olmayan Bakır Rölyef sanatçısı Harun TAŞDEMİR, Hattat Nihat OĞUZ, Ressamlardan; Selami GEDİK, Arif AVCI, Osman SUROĞLU, Abdullah BULUT, Öznur AKSOY, Yaşar Sabri ŞANLI, Ethem YAYLAGÜLÜ, Tamer KAVRAN, Mehmet KARAMAZI ve Kemal Ergün ASLAN, doğal taşları kullanmak suretiyle resim yapan Türkiye’deki bir kaç sanatçıdan birisi olan Bünyamin CUMURCU, Turgay AYDIN, Heykeltıraş; Nurettin ORHAN ve oğlu Uygur ORHAN.
Fotoğraf sanatçıları; Paki ŞEDELE, Nihat KÜÇÜKÖZER, Sabit KALFAGİL, Necmettin KÜLAHÇI, Abdullah ATAMAN, M. Hanifi APEL, Feridun ŞEDELE, Halis SUGÖZÜ, Burhan ÖZDEMİR, Mahmut SIRKA, Hayrullah ÇELİKER, Erzade ERTEM, Mehmet VAROL.